Çarşamba, Haziran 18, 2008

günümüzün ardından

keşke her günüm bugünüm gibi olsa.
keşke her günüm yine seninle dolsa.
güne "günaydın" desem yanında
ve gece veda edip o güne
yeni bir "günaydın"la selamlasam ertesi günü, koynunda...

Salı, Haziran 17, 2008

"ZİNCİRleme hayaller" bitmiyor...

takılıyor her yere son günlerde, bileğimi saran zincir.
allak bullak ediyor aklımı...
hayaller geliyor gözlerimin önüne.
unuttuğumu sandığım, unutmak istediğim hayaller...
bir göl var o hayallerde...
sakin
mavi
hafif bir rüzgar esiyor gölden bana, yüzüme...
gözlerimi kapatıp soluyorum mis gibi.
bir çay
bir kahve
ve sigara paketleri var masada.
göle doğru bakıyor yönüm.
bir ses kulaklarımda
bir el ellerimde
bir sıcaklık bedenimde...
göle bakıyorum... ta ki,
dudaklarıma dudaklar değip de gözlerim kapanana kadar.
bir zincir var bileğimde.
takıldıkça her yere bir kaç gündür, hayallere dalıyorum.
bir tepe var hayalimde
en üstünde İstanbul'un
köprü bir yanımda
aşk diğer...
karşımda bir mezarlık...
göğümde yıldızlar, pırıl pırıl...
kulaklarımda bir ses
bir şarkıya eşlik eden.
ellerimde bir el
bedenimde bir sıcaklık...
mezarlığa bakıyorum... ta ki,
dudaklarıma dudaklar değip de gözlerim kapanana kadar.
bir zincir bileğimde, son günlerde bir yerlere takılan...
takıldıkça bana bir şeyleri hatırlatan.
hayaller kurduran.
bir ev var hayalimde...
önünde bir ağaç.
camlarında parmaklık
camdan bakınca bir yatak...
yatakta biri...
uyuyan...
cama vuruyorum.
uyanıyor...
beni içeri alıyor.
sarıyor.
yatağa yanına uzanıyorum.
sarılıyorum sıkıca ona.
başı göğsümde.
başımın üstünde pencere.
pencereden bakıyorum.
masmavi gökyüzü görünüyor, parmaklıkların arasından.
kulaklarımda bir nefes, huzurlu.
ellerimde bir el...
içimde mutlu bir şarkı.
gökyüzüne bakıyorum... ta ki,
dudaklar dudaklarıma değip, gözlerim kapanana kadar.
bileğimde bir zincir, her yere takılıyor son günlerde.
takıldıkça hayaller kurduruyor.
haylimde biri
ne esmer ne kumral
gülüyor.
ağlıyor.
sarıyor beni.
"hep" diyor...
şarkı söylüyor.
elleri ellerimde
bedenim sıcacık
içim huzurlu.
gözlerimde gözleri
gözlerine bakıyorum.
aşkı görüyorum.
aşka bakıyor gözlerim... ta ki, dudaklarını dudaklarımdan ayırıp
"hoşçakal" diyene kadar.

Cumartesi, Haziran 14, 2008

"aşk" en güzel hediye


gözlerine baktıkça çoğalıyorsun içimde
binlerce oldun, yüz binlerce.
ne kadar hasretmişim
ne kadar "sen" dolu.
yanımdasın ama
hala tüm benliğim özlemde.
sardıkça sarasım
öptükçe öpesim geliyor.
ve kalbim seni sevdikçe
daha çok
çok daha çok seviyor.

Perşembe, Haziran 12, 2008

olur-olmaz sözcükler

n'olur, n'olmaz...
hem olur hem olmaz
olmasa da olur, olursa n'olmaz?
seninle olur, sensiz olmaz.
bana olur, sana olmaz.
sana olur, bana olmaz.
belki olur, belki olmaz.
olsa da olur
olmazsa OLMAZ!!!

Cuma, Haziran 06, 2008

özümde, özelimde, özlemimde İstanbul


gitmeler...
ah o gitmeler!
hem can yakar,
hem de hayal katar hayatlara.
gidenin değil, gidilenindir özlem aslında çoğunlukla.
ama ben?
ya ben gidince?
İstanbul özler mi beni, bilmem.
ama ben her fırsatta kapatıp gözlerimi,
denizi soluyacağım.
dalgaları dinleyip,
martılara simit atacağım.
şairin dediği gibi,
gemilerin o masmavi patiskayı yırtışları
bembeyaz köpüklerle imzaladıkları,
yakamozların ışıldadığı,
o sular gelecek gözlerimin önüne.
sonra sesler...
insanlar,
koşuşturmalar,
küfürler,
kavgalar,
kahkahalar...
tam karşımda Ayasofya...
altı minaresini göreceğim yine Sultan Ahmet'in.
Üsküdar'dan Beşiktaş'a geçeceğim motorla
ve geçerken Kızkulesi el sallayacak bana yine gülümseyerek.
gitmeler...
ah o gitmeler!
özler mi İstanbul da beni,
benim onu özleyeceğim gibi?
kalbimin her vuruşunda biraz daha yaklaşan "hoşçakal"ıma,
cevap verip: "yine gel, mutlaka gel" der mi peki?
peki ya gerçekten,
gerçekten, sayılı günler çabuk geçer mi?






Salı, Haziran 03, 2008

Pazartesi, Haziran 02, 2008

bir "can" benim içimde, bana "ben"den hediye...


bir can bende,
taptaze.
bir can ki,
hamurunda "aşk",
yontularında yalnızlık,
varlığında umut var.
bir can ki,
korkusunda bugün,
hayalinde yarın,
geçmişinde bir "hiç" var.
bir can,
büyümem için,
büyütmem için,
öğrenip,
eğitmem için...
bir can,
adında "can"
canında "can"
canımda "can"
hayat kokan...