Salı, Eylül 25, 2007

Atilla İlhan'dan...


kimi sevsem sensin
hayret
sevgi hepsini nasıl değiştiriyor
gözleri maviyken yaprak yeşili
senin sesinle konuşuyor elbet
yarım bakışları o kadar tehlikeli
senin sigaranı senin gibi içiyor
kimi sevsem sensin
hayret
senden nedense vazgeçilemiyor
her şeyi terk ettim
ne aşk ne şehvet
sarışın başladığım esmer bitiyor
anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli
dudakları keskin kırmızı jilet
bir belaya çattık
nasıl bitirmeli
gitar kımıldadı mı zaman deliniyor
kimi sevsem sensin
hayret
kapıların kapalı girilemiyor
kimi sevsem sensin
senden ibaret
hepsini senin adınla çağırıyorum
arkamdan şımarık gülüşüyorlar
getirdikleri yağmur
sende unuttuğum
hani o sımsıcak iri çekirdekli
senin gibi vahşi öpüşüyorlar
kimi sevsem sensin
hayret
in misin cin misin anlamıyorum



4 yorum:

onbir dedi ki...

Daha dün okudum ben bu şiiri, bugün karşıma çıktı senin sayfanda.

Harika bir şiir bu
... ama saplanıyor bazen işte.

Görecelilerin mutlak karşısındaki talihsizlikleri aklıma geliyor bu şiir ne zaman okusam...

...

edi.ben dedi ki...

Atilla İlhan boşuna Atilla İlhan olmamış ki ablam...
her sözü ayrı işliyor insanın içine.
bir kelimeyle binlerce şey anlatabiliyor.
göreceliler mutlaklara karşı her daim...
öptüm :-*

onbir dedi ki...

Doğru dersin ablam.

"Göreceliler" arasından bir "mutlak" seçilemez mi?

Niçin herhangi bir göreceliyi alıp: "sen artık mutlaksın, bundan sonra herşey sana göreceli" diyemiyoruz?

"İlk" süperlativ midir?

"Birinci", "en" lerden midir?

Daha birinci var mıdır?

Daha ilk?

...

edi.ben dedi ki...

var da yok da...
ilkten ilki daha ilktir ama var mıdır??? vardır da yoktur da :s
paradoksa hoşbulduk...
ben ilk çocuğum sen de ilk erkek çocuk :)
kelimelerle oynarsak ilkin de ilki olur, "en" birinci de...
mucuk