Salı, Eylül 04, 2007

hayat sahnesinde "anne"lik rolüm...



varım işte...
"doğ!" denildi, doğdum.
düşe kalka, yuvarlana koşa tüketiyorum süremi.
birçok şey tattım güzel ya da acı... her türlü sevgiyi gördüm, yaşadım.
ancak "annelik" hepsine on basar :)
nasıl bir duyguysa bu, hiç düşünmeden, içgüdülerinizle hareket ediyorsunuz.
bir de insanların sadece bebekliklerinde içgüdüleri tarafından yönetildikleri, zamanla bunların yerini "öğrenilen" davranışların ve tepkilerin aldığı söylenir.
oysa en küçük bir sızısında, korkusunda, can acısında ya da olası bir tehlikede bulunduğunu fark edince oğlumun, süperman, he-man, terminatör kesiliyorum farkında bile olmadan.
seni çok seviyorum "oğluşum"... hep mutlu ve huzurlu ol e mi?
Deniz'im... Deniz kadar yüce, deniz kadar güçlü, bereketli, engin, derin, sevilen, korkulan, bilinip görülen ve deniz kadar gizemli ol...
Deniz'im, Deniz gibi ol...
Deniz ol...
Hayat ver.
Ruh sun.
Deniz'im, Deniz kadar cesur ol...
Deniz ol!!!


3 yorum:

zihni dedi ki...

varım işte...
İyi ki varsın (tabi oğluşun ve biz dostların için:)

"doğ!" denildi, doğdum.
Ee? Biz de öyle.. pişman mısın yoksa? (buna hakkın yok tabi, pişman olmaya..)

düşe kalka, yuvarlana koşa tüketiyorum süremi.
Sevginin çılgınına “aşk” denildiğine göre, düşmek kalkmak ve de yuvarlanmak olağandır. Düşmeden ve yuvarlanmadan koşabilmeyi ancak sevgi potansiyeliyle yapabiliriz. Koşarken arkadan ittiren güç, aşk fırtınasıdır. Fırtınanın hızı kadar koşacak ayak uzunluğuna sahip olmadığımızdan, düşüp yuvarlanabiliyoruz. NormaaaaLLL!!

birçok şey tattım güzel ya da acı... her türlü sevgiyi gördüm, yaşadım.
ancak "annelik" hepsine on basar :)

Sen elmayı seversin bilirim, ama elmanın seni sevmesi gerekmez (büyük üstad öyle dedi).
Ama sevgili edi, elmanın yanına neden armut koyarsın ki:) (yan yana toplamak için)?
O başka, o başka… Annelik aşkı nasıldır bilinmez ama (bir erkek olarak), sevgili aşkıyla aradaki farkı, birinin bir ucunun ihanete açık, diğerinin tamamen kapalı olması. İhanete açık taraftan kaçan senden bir parçayı da sündürme (koparma) isteminden dolayıdır duyulan acı! Böyle durumlarda “sevgiliye” irtibat noktası ya nasırlaşarak güçlenecek, ya da o noktanın yapışkan maddesi pek zayıf şeyden seçilecek, zorlandığında parça koparamadan gitsin diye….

nasıl bir duyguysa bu, hiç düşünmeden, içgüdülerinizle hareket ediyorsunuz.
bir de insanların sadece bebekliklerinde içgüdüleri tarafından yönetildikleri, zamanla bunların yerini "öğrenilen" davranışların ve tepkilerin aldığı söylenir.
oysa en küçük bir sızısında, korkusunda, can acısında ya da olası bir tehlikede bulunduğunu fark edince oğlumun, süperman, he-man, terminatör kesiliyorum farkında bile olmadan.

Burada genetik kodlamanın götürdüğü davranış yanında bir de akıl-zeka kanalıyla sonradan öğrenilen davranışlar vardır. Genetik kodlamanın öğretilerindeki hız bütün canlılarda aynı iken akıl ile elde edilen davranışların hızı çok daha fazla imiş. İnsanları diğer canlılardan ayıran özellik de burada imiş.
Ayrıca bir de, “kadın (anne) duyarlılığı diye daha özel ve güçlü bir duyarlılık ki, 6. his dedikleri bu duyarga, sadece annelere has imiş. Annelerin (ya da bütün kadınların) en yoğun duygu dönmelerinde, ki burada söz konusu aşk, en güçlü duyarlılığın olduğu dönem imiş.
Bundan oldukça iyi yararlanıyorsun. Ve ileri yaşlarda kalp krizi olasılığına karşı, şu anlarda kalp sporu yapmaktasın, kalbin güçleniyor….:)

seni çok seviyorum "oğluşum"... hep mutlu ve huzurlu ol e mi?
Sn. Hocam, Deniz’n Yüce Annesi:)
Erkek çocuğunun doğası gereği, biraz fazla yoğun duygusal ortamlardan olumsuz etkilenebilir. Bunu özel konuşmak isterdim sizinle.
Deniz'im... Deniz kadar yüce, deniz kadar güçlü, bereketli, engin, derin, sevilen, korkulan, bilinip görülen ve deniz kadar gizemli ol...
Deniz'im, Deniz gibi ol...
Deniz ol...
Hayat ver.
Ruh sun.
Deniz'im, Deniz kadar cesur ol...
Deniz ol!!!


Ama hiç canlar yakma tamam mı Deniz! (sanal dayısından öğüt):)

Adsız dedi ki...

oyyyyy oyyyy oyyyy bu ne güzel bir çocuk edi ...

allhım çok tatlıııı..... tombik tombik yanaklr....

denizin deniz olsun ....
senin gibi berrak nehirle beslenen ....

denizin deniz olsun ........
senin olsun .....
gittikçe sevgiyle büyüyen...

edi.ben dedi ki...

teşekkür ederim Diagonel :)
mucuk...