Cuma, Ekim 02, 2009

yani

bakmak lazım, ta en içe.
körükörüne olmamalı hiç birşey, aşk bile.
görmek lazım. en derinlere bakarak görmek. pembe bulutlardan sıyrılıp, gerçeklere ulaşmak...
her hareketin, her boşvermişliğin bir anlamı var. anlamak lazım.
"ağıza çalınan bir parmak balla" yetinip mutlu olduğunu görene, aslı öğretmek lazım.
ne kadar "çok" dense de "aptal"casına değili bildirmek lazım.
kopan birşeyi bağlasan bile "artık ortasında bir düğüm var"ı göstermek lazım.
"değer verdiğin, sevdiğin" için bazı şeyleri yaptığını, yoksa "salak"lıktan değil olduğunu, anlatmak lazım.
bilip de bilmemezlikten gelmenin "tecahülü arif" olduğunu okutmak lazım. bu sanatı ne çok kullandığını iletmek lazım. bazı şeyleri "bilmemekten, anlamamaktan" değil, "o mutlu olsun" diye yaptığını ya da yapmadığını, söylemek lazım.
tüm bunları neden yazdığını bilmesi lazım. "o kadar da değil" olduğunu görmesi lazım.
bana da tüm bunlardan sonra bir "karar" lazım.

Hiç yorum yok: