Pazartesi, Haziran 29, 2009

Kuzim'e yine yeni yeniden...


bir dokuz yedi üç ortak rakamlarımız.
sadece dört ay öndesin benden bitanem.
dünya senin için nasıl döndüyse, ne kadar döndüyse benim için de aynısını yaptı, biliyorsun... daha kelimeleri çıkarmasını bilmiyordu dudaklarımız seninle konusmaya başladıgımızda. lunaparka gidemeyiş nedenimiz benim agzımda biriktirip bir türlü yutamadıgım lokmalarımdı.
anneannemlerin penceresinden sokağa bakıp, karanlıkta ışıgı vuran çıkmazlardaki gölgeler canavarlara aitti bizim için.
o zamanlar tek canavarımız hayallerimizde oluşturduklarımızdı.
sokakta oynarken seslenişlerimiz hala kulagımda çınlıyor, şimdi açılıp kapanmayı unutan kapısıyla yapayalnız kalan balkona. "anneanneeee, babaanneee"
büyüdük.
ve bizimle beraber hayallerimiz de canavarlarımız da büyüdü.
ve hep en "sır", en önemli sırlarımızdı birbirimize açtıklarımız.
saatler süren yolculuklar bile ayrı keyifti, tıkış tıkış doluşup, kan-ter içinde kaldıgımız arabada çalan şarkılara eşlik ederken.
hep gülecek bişeyler bulduk aglamalarımızın arasında bile.
korktugumuz gecelerin korkuları bile güzeldi, saftı.
yediğim en lezzetli etli dolmaydı, gecenin üçünde yağları donmuş...
çok şey paylaştık, çok şey yaşadık...
çocukça acıları da paylaştık, en büyük acılardan birini de.
için acıdığında seni en iyi anlayanım biliyorum
ve benim içim acıdıgında beni de en iyi sen anlıyorsun eminim.
çünkü aynı acıyor içimiz.
"edibem"in nefes aldırdı en soluksuz anlarımda.
"gülüm" deyişinle güldüm gözyaşlarımı silerek.
yazları her geri dönüşlerinizde arkada kalan boş çaybardağına aktı bazen gözyaşım.
ve her "sürpriz" görüşümde sizi kapıyı açıp da dünyanın en mutlusuydum o an.
cok şey yaşadık, gördük...
ve daha çok şey var paylaşacagımız.
biliyorum kimi güzel kimi yine acı olacak.
ama yanındayım, yanımdasın.
en candan can en kandan kanız hala dördümüz.
birimiz çok uzakta belki ama uzaklar bize anlamsız.
dördümüzüz.
kardeşler ve ablalarız.
kuzenler ve kardeşleriz.
dördümüzüz.
seni çok seviyorum kuzen.
ve benimlesin her an biliyorsun.
yaşa dolu dizgin hayatı.
sonu ne zaman bilemiyoruz.
bunu bize en küçügümüz ögretti çünkü.
yaşa "an"larını kuzen.
ve canavarlar yine sadece gölgelerde kalsın.
izin vermeyeleim o çıkmaz sokaklardan çıkıp bizi korkutmalarına, üzmelerine, ezmelerine...
izin vermeyelim kuzen...

şimdi gel yanıma kuzen hadi...
çember olalım elele tutuşupppp veeeee "oriiiiii!!!"




Hiç yorum yok: