Sevgili "sen", Sesini duydum kalbinin ta gökyüzünden.
"çok seviyorum" diyordu.
özlüyormuş sanırım bir de O'nu.
Bana onlarca soru sordu.
Dedim "çekil aradan, cevapları sahibine yazacağım, sen karışma"
Zordu sordukları ama cevapları mevcuttu.
Şimdi sana yazıyorum sevgili "sen".
Otur yanıbaşıma ve dinle anlatacaklarımı can-ı gönülden.
Soruların geldiğinde bana, bir kuyrukluyıldızın ışıklarına tutunmuş, uçuyordum ordan oraya.
Tahta bir köprünün üstünde bir bulutla konuştum önce.
Ordan dev güvercinler ülkesine uçtum.
Bir Denizkızına da fikrini sordum.
Bir beyaz yavru tavşan kesti yolumu, sevgililerin dudak dudağa sarmaştığı bir parka konduğumda.
Hazır bulmuşken onu, ona da danıştım hemen.
Sonra ılık rüzgarlar beni bir Denizfenerine savurdu.
Fenerin ışığının düştüğü yerde taştan bir melek duruyordu.
Ona da sordum sorularını.
Cevapladı cevaplamasına ama "sen en iyisi bu soruları, bu konuları iyi bilen, yüreğinin her vuruşunda hisseden birine sor" dedi.
"Kim o " dedim, bana bir mezarı tarif etti.
Gittim mezarın başına, kocaman bir mezartaşı nöbetteydi.
Önünde duran karanfiller yapraklarını bana çevirdiler.
"Neyin var minik kuş, niye geldin onca yoldan buralara" dediler.
"Sorularım var, cevaplarını bildiğim ama sanki yine de pek yetemediğim."
" Tamam, anladık biz seni" dedi karanfiller ve mezarın önünden çekildiler.
Önce bir gürültü koptu mezarda.
Toz toprak birbirine karıştı.
Sonra toprak yarıldı ve içinden kocaman bir cevizağacı çıktı.
Yüzbinlerce yaprağı vardı ağacın, sanki yüzbinlerce el, yüzbinlerce göz gibiydiler.
Rüzgarlara bıraktılar kendilerini bir sağa bir sola dans ettiler.
birden yüzüme ılık bir ses vurdu usul usul.
"... sen elmayı çok seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir'i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil."
gözlerimi kapatıp dinledim Cevizağacını.
bitince sözleri, dallarını uzattı bana doğru.
"bunu ona ver" dedi ve uzattı avcunda sımsıkı tuttuğunu.
baktım bir saç teli.
kıvırcık, beyaz.
bağladım onu kanatlarıma
ve tutunup yeniden kuyrukluyıldıza geri döndüm yuvama.
İşte sorularının cevabı sevgili "sen".
tabi sen de benim kadar iyi anlayabildiysen...
yazarım sana yine ilk fırsatta aşka dair ne varsa.
gördüm ki aşkla dönüyor senin dünyan da.
öptüm kalbinden kanatlarımı çırparak.
sen de dilediğinde yaz bana
ve eğer bir gün, istersen, seni de gezdiririm gökyüzünde kuyrukluyıldızla.
Not: Saç teli mektubun arasında, kaybetmeden düğümle onu kirpiklerine, benden sana tavsiye.
sevgiNle kal, sevdiğİ gibi kal
dostun KIRLANGIÇ