Cuma, Nisan 27, 2007

zihni-sezi-yorum'dan bir soru... benden ona "çok" soru :)


aşk özgürlük mü, tutsaklık mı?

aşkın kendisi özgürdür. dilediğinin gönlüne girer ve dilediği zaman çıkar. ancak aşık olan ya da olunan, işte o "aşk"a tutsaktır. son karar her zaman "aşk"ındır.

gözler aşkı yaşamakta özgürdür. aşkla parlamakla... ama aşka bakabilme süreleri "aşk"a tutsaktır. son söz yine "aşk"ındır.

eller dokunmakta özgürdür. okşamakta... avuçlarında aşklarının elini, sımsıcak tutmakla. ama o dokunuşlarda "aşk"ı hissedebilmeleri yine "aşk"a tutsaktır.

dudaklar sözlerinde özgürdür. öpüşlerinde... "aşk"ın ateşiyle yanamazlar özgürce ama, çünkü "aşk"a tutsaklardır.

kalp, "aşk"la çarpmakta özgürdür. solutmakla... yaşatmakla... "aşk"ın kalbi onunla atmasa da umursamaz. o çarpar "aşk"la. "aşk"a tutsak değildir kalp. engelletmez kendini. dilediğince "aşıktır" dilediğince "aşktadır". "aşk" uçup gitse de içinden, ondan bağımsız yaşar yine de "aşk"ını. bir kere "aşk"a aşık olmuşsa bir yürek, ne ferman dinler, ne iflah olur... işte "aşk"a tutsak olmayan tek o'dur. kalp "aşk"a tutsak değildir. kalp "aşk"ta özgürdür. kalbin tutsaklığı "aşk"a değil, yalnızca "zaman"adır.

aşk tutsaklık mı, özgürlük mü?

aşk özgürdür.

tutsak olan "aşk" değil, aşık olanlardır.

çünkü son söz daima "aşk"ındır...

2 yorum:

z.örer dedi ki...

Sn. Edi.ben
aşk özgürlük mü, tutsaklık mı?
güle sorma o bilmez
aşkı sevdayı neşeyi
laleye sor, çiğdeme sor
mor menekşeye sor.
diyen (erol sayan) neyi kast etmiş olabilir?
aşkın kendisi özgürdür. dilediğinin gönlüne girer
Dilediğinin gönlüne girerken onun “aşk” olduğundan emin misiniz? O sadece bir tutku başlangıcı olmasın?
ve dilediği zaman çıkar.
Çıkarken aşk, “harakiri” yaparak çıkar. Yakıp-yıkar da çıkar. Yanıp tükenerek çıkar. Kendisi ölürken, içinde bulunduğu yüreği de birlikte işkenceye boğar.Bu sonuçları göre göre çıkar. Çıkmakta özgür olabilseydi, yıkımlara uğramadan çıkmayı tercih etmez miydi?
ancak aşık olan ya da olunan, işte o "aşk"a tutsaktır. “olunan??”
Oysa özgürlük fiil (ya da nesne) değil, “özne için” anlam içerirdi. Burada “aşk”ı fiil olarak anmalıydık. Kusurlu sorumdan böyle yanıt çıkmasının sorumlusu ben, bu kusurdan yola çıkan ise Edi.ben)) olalım.
Doğru soru şu olabilirdi: AŞK HALİ ÖZGÜRLÜK MÜDÜR, TUTSAKLIK MI? Ama biz objektif yanından görmeye devam edelim.
son karar her zaman "aşk"ındır.
“Aşk” ile “aşık” özdeş düşünülmedikçe, varlıklarından söz edilemez. Öyleyse “aşk”ı “aşık” olarak alıyorum.
Aşık karar mı alıyor, yoksa, çarpılmanın, bölünmenin, çıkarılmanın işlemlerine tabi mi yaşıyor? Ancak, dört işlemin “toplanma”sıdır özgürlük gücünü gönlünde tutan?
gözler aşkı yaşamakta özgürdür. aşkla parlamakla... ama aşka bakabilme süreleri "aşk"a tutsaktır.
Ancak fantezilerin zinciri icat edilmediğini demiştim daha önce, bakışların da…
son söz yine "aşk"ındır.
Tek sözü olanın son sözü nasıl olur ki?
eller dokunmakta özgürdür. okşamakta... avuçlarında aşklarının elini, sımsıcak tutmakla. ama o dokunuşlarda "aşk"ı hissedebilmeleri yine "aşk"a tutsaktır.
Eller avuçlar, aşka bağlı zincirin uzunluğu kadar mı özgürdür? Bana öyle geliyor da?
Zincir ve özgürlük?
dudaklar sözlerinde özgürdür. öpüşlerinde... "aşk"ın ateşiyle yanamazlar özgürce ama, çünkü "aşk"a tutsaklardır.
Aşk ateşi, öpüşen ve söyleşen dudakları birbirlerine kaynatmışsa, bu kaynakta kullandığı elektrod=özgürlüğün ta kendisidir. (iki metali birbirine kaynatan “ara madde”si elektrodur)
kalp, "aşk"la çarpmakta özgürdür. solutmakla... yaşatmakla... "aşk"ın kalbi onunla atmasa da umursamaz. o çarpar "aşk"la. "aşk"a tutsak değildir kalp. engelletmez kendini. dilediğince "aşıktır" dilediğince "aşktadır". "aşk" uçup gitse de içinden, ondan bağımsız yaşar yine de "aşk"ını. bir kere "aşk"a aşık olmuşsa bir yürek, ne ferman dinler, ne iflah olur... işte "aşk"a tutsak olmayan tek o'dur. kalp "aşk"a tutsak değildir. kalp "aşk"ta özgürdür. kalbin tutsaklığı "aşk"a değil, yalnızca "zaman"adır.
Evet, zamana tutsaklık, bir KIRLANGIÇ ÖYKÜSÜnü andırmasın?
vikipedi En genel haliyle, özgürlük, bağlı ve bağımlı olmama, dış etkenlerden bağımsız olma, engellenmemiş ve zorlanmamış olma halini dile getirmektedir. Kendi secimlerini kendi iradesiyle yapabilmesi olarak belirir.Burada özgürlük bir irade özgürlügüdür diyor.
aşk tutsaklık mı, özgürlük mü?
aşk özgürdür.
YOKSA, YÜCE BİR TAD UĞRUNA, ÖZGÜRLÜĞÜN REHİN EDİLMESİ MİDİR?
Mutlukalın sn. Edi.ben

edi.ben dedi ki...

aşkı rehin alamaz kimse... kimse "aşık olacağım" kararında özgür değildir çünkü. ve aşk var diye, aşık olana, aşık olunan da aşık olmakta mıdır her seferinde sizce?
aşk karşılıklı iki gönüle düşebildiği gibi, gönüllerden sadece birini de seçebilir özgürce. seçilen gönül tutsaktır aşka. o gönlün sahibi, onun gözleri, onun dudakları ve onun elleri...her iki gönüldeyse eğer, karşılıklıysa yani o zaman "aşıklar" tutsağıdır aşkın. ve bu tutsaklık en mutlu, en zevkli tutsaklıktır. aşksız özgürlük yerine, aşkı doyasıya yaşayan tutsaklar olmayı yeğlerler bence.
demek istediğim aslında şuydu; aşkın girdiği gönül aşka tutsaktır, aşkın tutsağıdır ve onunla beraber elleri, gözleri, dudakları da hapsolmuştur aşkın parmaklıkları arasına. aşk ise dilediği gönüle girmekte özgürdür... dilediğini tutsak etmekle...
size de mutlu günler...her yeni günde ikiye katlanan mutlulukla dolu hem de...