Salı, Ocak 23, 2007

ömerim teşekkürü 2 (ve daha bitmedi)




yok yok bu böyle olmayacak... ne kadar özlemişim ben hayatımı. ne kadar dolmuş içime hasreti. ne kadar eksikmiş meğer bende.
bu böyle olmayacak.
içimin kıpırtısına bir dizgin gerek.
yoksa şimdi şu an koşup sarılacağım özlemime.
yaşamak bu olsa gerek Ömerrrr'im... yaşamak bu demekkkk.
deliler gibi saldırdım ben onsuz kaldığım yıllarımda bir "boşluk doldurası"ya. diplom diplom diplomalar aldım, iş miş hepsi -miş valla. para pul... ı ıh "pul". dans müzik eğlence... hıııh, en alası bende... oh be Ömer'im oh beee...
ne ölüm sıkıntısı, ne "en ultra parayı veren en mükemmel ötesi" işi arama telaşı, ne aşk ne meşk... Ömerimmmm...
Tiyatro bu yaaa Tiyatrooooo... var mı ötesi berisi he? var mı söylesene... kim anlar bu aşkı be Ömerim söyle hele?
ömür verdin ömrüme Ömerim ömürrrr kattın ömrüme. panzehirini sundun zehirlenmiş umuduma, hayatıma, geleceğime... "yaşasın yaşıyorum"ları atıp "ne zaman öleceğim"lerden geçip "off artık ölsem"lerde bir süre kalıp "hay ölemedim lanet olsun"lara vardığım ve orada mola verdiğim bir sıradaaaa sen gel, tut elimden, çıkar yolumdan, alıkoy molamdan ve beniii hooooop "oh işte burda yaşanır, bre ölüm geri dur"a yolla. heyt beee!!! ne güzel yolmuş bu yol yahu. unutmuşum burada dolaşmaya dolaşmaya yolun çukursuz çamursuz olduğunu. bas gaza, kökle şimdi. vınnnnnnnnn.... ne radar korkusu ne ışık ne de trafik polisi ve akabinde vereceği bizzat kendi cezası alıkoyamaz kiii beniiiiii.
ne beşi... 6, 7, 8, hatta daha da ötesi bir vitese taktım kendimi. açtım da müziğimi, şöyle "çıstak"lısından... ohhhh bağıra bağıra eşliğimle geliyorum Ömerim...
oh ki oh keyfime.
SAĞOLLLLLL verdiğin CAN için. verdiğin SOLUK için...tekrar dünyaya getirdiğin için... Ömerim sana artık "anne" diyebilir miyim :P

Hiç yorum yok: